Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu




17 Eylül 2013 Salı

Arne'nin Adası :)

Karayla bağlantının olmaması fikri beni ürkütse de bir adada yaşamak fikri aslında oldukça cazip. Hele ki evde "kendi adamız olsa ne iyi olurdu"diyen 1 Balık'tan ve gezmelere doyamayan 1 Kedi'den sonra :)
Deniz yaşamı ile ilgili konular hep ilgimi çekmiştir zaten ama adada yaşamın da kendine has bir takım hoşlukları/terslikleri var. Ada yaşamı deyince hala aklıma Lost gelse de Nim'in Adası filmi de unutulmazlarım arasında. Adada yaşayanlar genelde doğa dostu iyi kişilerdir ve bu ortamı bozmaya "kötü"ler gelir ancak emellerine ulaşamazlar, gibi bir tema da pek tanıdık. Hal böyle olunca pek ticari bir kitapçıda 15 metre öteden kapağını görüp konusuna -neredeyse- hiç bakmadan aldığım 1 kitap var: Arne'nin Adası. Kitabın boyutu, kağıdı, resimlenme şekli hep aklıma Alev Saçlı Kızı getirdi ama bu kez yayınevi Günışığı Kitaplığı değil, Final Yayınlarıydı.
Denizci Arne ve köpeği Martha adada mutlu mesut yaşarken bir gün bir buz kütlesi bulurlar. Bu buz kütlesini erimeye bırakırlar ancak buzların erimesiyle evi su basmasına engel olamazlar.Ve içinden hortumu ve kanatları olan bir yaratık çıkar. Martha ile anlaşması zaman alsa da Kuki (yaratığın yeni adı) adadaki yaşamına zamanla alışır. Elbette her şey bu kadar güllük gülistanlık gitmeyecektir çünkü Pit ve Beule adında iki kötü adam adadaki kuşların yumurtalarını çalmak için ellerinden geleni yapmaya çalışacaktır. Unuttukları şey ise Arne'nin dostları Martha ve Kuki ile onlara bir sürpriz hazırlamalarıdır.
Hikayesi oldukça sade olan bu kitabı hem sevdim hem de içime tam sinmeyen bir şeyler oldu. Sevdiğim kısımların başında resimleri geliyor tabii ki. Arne ve dostlarının adadaki komik macerelarını da sevdim.
İçime sinmeyenler de hikayenin 1 yerde eksik kaldığını düşünmem sanırım. Bazen bir yemekte de öyledir ya, aslında güzeldir ama içinde bir şeyler eksiktir. Macera unsurundan şüphelendim eksik parça olarak. Bir şeylerin yoluna girmesi çok çabuk ve kolay oldu sanki ya da bana öyle geldi. Buz kütlesinin nereden geldiğiyle ilgili daha fazla bir şeyler bulacağımı düşündüm ama bulamadım.
Sanırım beni en çok rahatsız eden de bir kitapta çok da sevmediğim iyilik/kötülük ayrımının yine çok keskin yapılmış olması. (bu durumu belki başka zaman detaylandırırım.)
Kısa sürede ve keyifle okunabilecek, muhtemelen çocukların da oldukça hoşuna gidecek bir kitap.
Ancak...
Kitap bitince bir durup düşünme yaşamadım.Kalbimi sızlatan bir şey de  beni gülücüklere boğan bir tarafı da olmayınca,kitap kitaplıktaki yerini sessiz sedasız aldı.
Ada yaşamına ilgisi olanlar, bence siz bu kitabı yine de kaçırmayın :)
Sahi, biz de yaşasaydık başımızdan ne maceralar geçerdi acaba :)

Kitabın yanında her zaman kahve içilmiyor arada elma da yeniyor :)
Arne'nin Adası
Özgün Adı: Geschichten aus Arneland
Yazan: Mathias Weinert
Resimleyen: Astrid Henn
Çeviren: Ersel Kayaoğlu
Yaş grubu: 8+
Final Kültür Sanat Yayınları, 2013, 93 sayfa

2 yorum:

  1. Kitabın kapağı hoşuma gitti, bir şans vermeyi düşünüyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kapağı çok güzel zaten :)
      Umarım az kötü etkilemişimdir okuyanları :)
      Senin yorumlarını da merak ediyorum.

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...